21.08.09 RAMAZAN AYININ ÖNEMİ
21.08.2009
RAMAZAN AYININ ÖNEMİ
Muhterem Müminler!
Evveli rahmet, ortası mağfiret, sonu cehennem azabından kurtulmak olan ve içinde bin aydan daha hayırlı Kadir Gecesi’nin bulunduğu mübarek Ramazan ayına girmiş bulunuyoruz.
Ramazan ayı, ilahi rahmetin müminlerin gönüllerini doldurduğu, sosyal yardımlaşmanın ve paylaşmanın arttığı, birlik ve beraberlik ruhunun canlandığı müstesna bir zaman dilimidir. Kur’an-ı Kerim’de Yüce Allah şöyle buyurur:
“(Ramazan ayı), insanlar için bir hidayet rehberi, doğru yolun ve hak ile batılı birbirinden ayırmanın apaçık delilleri olarak Kur’an’ın kendisinde indirildiği bir ayıdır. Öyle ise içinizden kim bu aya ulaşırsa onu oruçla geçirsin.”[1]
Değerli Müminler!
Ramazan, oruçla beraber nefislerin terbiye edildiği, zekât, sadaka ve iftarlarla yoksulların doyurulup gözetildiği, Kur’an okuma, mukabele takip etme, teravih kılma, zikir, dua ve niyazlarla sevap ve mükâfatın bol olduğu bir ayıdır.
Peygamberimiz (sav) Ramazan ayı ile ilgili hadislerinde şöyle buyuruyor: "Mübarek Ramazan ayına kavuştunuz. Allah bu ayda size oruç tutmayı farz kıldı. Bu ayda cennet kapıları açılır, cehennem kapıları ise kapatılır ve şeytanlar bağlanır.” [2] “Kim faziletine inanarak ve karşılığını Allah’tan bekleyerek ramazan orucu tutarsa, geçmiş günahları bağışlanır.”3
Oruç günahları yakan, yok eden ve silen bir ibadettir. Bu mubarek ay Günahlarımızın ölçüsüne ve büyüklüğüne bakmadan gönülden Allah’a yönelerek samimi tevbelerle, insanı, insan olma şerefine ve yaratılış gayesine ulaştıran ibadetlerle, her türlü kötülükten temizlenmek için önemli bir fırsattır. Biz müslümanlara düşen görevde bu fırsatları iyi değerlendirmektir. Ölüm gelip çatmazdan önce , Allah’ın huzurunda bizi mahcup edecek, cehenneme götürecek her türlü kötü söz ve kötü davranışı terk etmektir. Lütfen bu ayı bir kurtuluş ve muhasebe ayı olarak görelim. Bu ayda her müslüman, nefsinin aşırı isteklerine karşı koyabilmeli, öfkesini yenebilmeli, başta aile fertleri olmak üzere herkese iyi davranmalıdır.Eline,diline, gözüne, kulağına, kalbine ve düşüncesine sahip olabilmelidir.yani tüm azalarıyla oruç tutabilmelidir. Başkalarına zarar vermekten, çevresindeki insanları huzursuz etmekten, haram ve kul hakkı yemekten kaçınmalıdır.
Saygı değer mü’minler
Oruçla ilgili bazı soruları burada kısaca cevaplamak ıstiyorum.
1-Astım hastalarının rahat nefes albilmeleri için siprey kullanmaları orucu bozmaz
2-Göze ve kulağa damla damlatmak orucu bozmaz.çünkü bunlar mideye ulaşmazlar.
3- Kan vermek orucu bozmaz.
5-Parfüm yada kolonyağı kullanmak orucu bozmaz.
6-Morfinli yada morfinsiz yani uyuşturarak diş çektirmek yada tedavi ettirmek orucu bozmaz.
7- Oruçlu iken banyo yapmak orucu bozmaz.
8-Kalp kırızini önlemek amacıyla dil altına konulan haplar ağızda eriyip mideye ulaşmadığı için orucu bozmaz.
9-Astım, yüksek tansiyon ve şeker hastaları gibi Sürekli hasta olanlar ve oruç tutamayacak kadar yaşlı olanlar oruç tutmazlar,tutamadıkları her gün için bir fidye verirler. Hastalığı sürekli değilde geçici olanlar oruç tutamadıkları günleri daha sonra kaza ederler. Onlar fidyeyle kurtaramazlar.
10-Hamile ve çocuk emziren kadınlar çocuklarına ve sihhatlerine bir zarar gelecekse oruçlarını yer daha sonra tutamadıkları günleri kaza ederler.
Kıymetli Mü’minler
Ramazan ayında ailece teravih namazlarına gidelim. Camilerde mukabele dinleyelim. Ölmüşlerimizin ruhları için mutlaka kuran okuyalım, hayru hasenat yapalım. Özellikle Avrupada çocuklarımıza milli ve manevi değerlerimizi, örf ve adetlerimizi mutlaka öğretelim. Ramazan ayının kıymetini iyi bilelim. Kur’an ayında Kur’an’a sımsıkı sarılalım. O’nu hayatımıza rehber edelim. Yüce Allah’tan bereket, rahmet ve mağfiret ayı olan Ramazan’ın; ailemize, içinde yaşadığımız ülkeye milletimize ve tüm İslam âleminde hayırlara vesile olmasını dilerim.
[1] Bakara, 2/185
[1] Nesai, Siyam, 5, H.no: 2108
3 Buhari, İman 28, Savm 6