ALLAH SEVGİSİNİN YANLIŞ TE'VÎL EDİLMESİ
Allah Sevgisinin Yanlış Tevil Edilmesi
Ne var ki İslam, apaçık ve Kur'an, müslümanım diyen kişiler tarafından inkar edilemez olduğundan, bunu göze alamayanlar Allah'ın isimlerini inkar etmeye ve kelimelerin yerlerini değiştirmeye başladılar.
Kulların Allah'ı sevmesini, salt ona itaat ve yakınlık kazanma sevgisiyle tevil ettiler. Bu ise büyük bir cehalettir.
Çünkü yakın olmak isteyenin yaklaşmak istediği kişiye sevgisi, onun sevgisine tabi ve bağlıdır. Bir şeyi sevmeyen kişi, ona yakın olmayı da sevmez. Çünkü yakın olmak vesiledir. Vesileyi sevmek, maksudu sevmeye tabidir. Onun için sevilene vesile olan şeyin o vesile ile kastedilen şey dışında bizzat sevgili olması mümkün değildir.
İbadet ve itaat da böyledir. İtaat edilip ibadet edilen için "Bu ona itaat ve ibadet etmeyi seviyor" denildiğinde, onun sevmesi bunu sevmesine tabidir, demektir. Değilse, sevilmeyen kişiye itaat ve ibadet etmek de sevilmez.
Kim bir karşılığı almak veya bir cezadan kurtulmak amacıyla biri için amel ediyorsa, o kişiyi sevdiği için değil, alacağını almak veya cezadan kurtulmak için amel ediyor demektir. Onun için bu, onu seviyor denilemez ve itaatini ve ibadetini seviyor, şeklinde de açıklanamaz.
Vesileyi sevmeyi içersin veya içermesin, maksudu sevmenin, karşılık ve amelden kurtuluş sözcükleriyle ifade edilmesini gerektirir.
Allah sevgisinin ise, karşılık olan şeyi sevmekle bir ilgisi yoktur. Nitekim bir bedel karşılığında birini ücretle tutan kişinin sırf o ücretten dolayı ücretlinin adamı sevdiği söylenemez. Hatta adam, hiç sevmediği ve kendisine buğzeden birini bile ücretle tutabilir. Azaptan kendini bir amelle kurtaran kişi için de o ameli seviyor veya ondan nefret ediyor, denilemez.
Böylece anlaşılıyor ki;
Allah'ın kendisini kulların sevmesiyle nitelemesinin, sadece yaratılan kimi yararları sağlamak için onu sevmeleri anlamında anlamak ve Allah sevgisiyle bir ilişkisinin olmadığını söylemek mümkün değildir.