***
































ALLAH (C.C) KİME HAYRI MURÂD ETTİYSE, ONU DİNDE FAKÎH (ÂLİM) KILAR.

G HARFİ.

 
 

Gelincik: (Mayis-agustos aylari arasinda, kirmizi renkli çiçekler açan, 20-30 cm boyunda bir veya bâzan çok senelik otsu ve beyaz sütlü bir bitki. Bugday tarlalarinda, ekilmemis yerlerde çok rastlanir. Gövdeleri dik ve tüylüdür. Çiçekler dallarin uçlarinda bulunur. Çanak yapraklari çiçek açma esnâsinda dökülür. Çiçekleri de çabuk dökülür. Meyveleri sarimsi esmer renkli olup, deliklidir ve bu deliklerden tohumlar saçilir.

Türkiye’de yetistigi yerler: Hemen hemen her yerde yetismektedir.

Kullanildigi yerler: Kullanilan kisimlari çiçekleridir. Çiçekler güneste ve mümkün oldugu kadar çabuk kurutulur. Bilesiminde zamk, seker, müsilaj ve çok az miktarda alkaloit bulunur. Hafif yumusatici ve uyusturucu bir tesiri vardir. Öksürük ve nezle gibi hastaliklarda yumusatici olarak surup hâlinde verilir. Uykusuzlugu giderir. Yaniklari iyilestirir. Çiçekleri su içinde siselerde güneste bekletilerek serbeti çikarilir. Içine limon tuzu konursa rengi çabuk ve daha güzel çikar. Yazin serbet olarak içilir. 

 

Gözlükotu: (Gözotu / Euphraia rostkovina ) Kirlarda kendiliginden yetisen bir çesit bitkidir. Çiçekleri, ufak, beyazimtirak mavi ve kirmizi benekli olup, yapraklarinin ortasindadir. Çiçekleri yaz aylarinda toplanip kurutulur.

Kullanildigi yerler: Göz nezlesi ve göz iltihaplarinda kullanilir. Mide ve barsak gazlarina faydalidir.

 

Greyfurt: (Vatani Çin ve Hindistan olan, fakat bugün birçok çesit ve kültür formlariyla bütün subtropikal memleketlerde yetistirilen, yaprak dökmeyen, uçucu yag tasiyan küçük agaçlar. Yapraklari derimsidir.Çiçekler, beyazimsi renkli, meyveleri büyük, toparlak yassi, açik sari renkli, ince kabuklu, bol usârelidir.Meyvelerinin çekirdekli ve çekirdeksiz cinsleri bulunur. Meyve dilimlerinin kabuklari soyulunca acilik kalmaz, rahatlikla yenebilir.Kizmemesi veya altintop gibi isimlerle de taninir.

Türkiye’de yetistigi yerler: Güney, Güneybati, Kuzeydogu Anadolu’da yetistirilir.

Kullanildigi yerler: C vitamini bakimindan zengindir. Meyve kabuklarindan marmelat yapilir. Karacigerin normal çalismasini saglar. Hazmi kolaylastirir. Vücudda biriken suyu ve zehirli atiklari atar. Kani temizler. Bedeni ve zihni yorgunluklari giderir. Akciger ve gögüs hastaliklarinda faydalidir.

 

Gül: (Rosa / Damaszener Rose / Hundsrose / Rose / Damask rose / Dorgrose herbrose / Rosaceae / Rosier) Mayis-haziran aylari arasinda, pembe, beyazimsi, sari, kirmizi renkli çiçekler açan, güzel kokulu çok senelik, çalimsi ve dikenli bir bitki. Gövdeleri silindir biçimli, yesilimsi, esmer renkli, çok dalli ve dallar sik dikenlidir. Dikenlerin uçlari kivrik ve genellikle kirmizi renktedir. Yapraklar sapli ve kulakçikli, 5-7 yaprakçiklidir. Çiçekler dallarinda tek tek veya kümeler hâlinde bulunur. Çanak yapraklari 5 parçali, taç yapraklari ise çok parçalidir. Deniz seviyesinden îtibâren, 3500 m yükseklige kadar, kâfi derecede rutûbetli ve geçirgen topraklarda yetisir. Türkiye’de yabânî olarak yetisen 23 türü bulunmaktadir. Çok eski bir kültür bitkisidir. Mensei kesin olarak bilinmemekle birlikte, çogu gül çesitlerinin menseinin Asya’nin mutedil bölgeleri oldugu kabul edilmektedir.

Çiçeklerine göre: Yalin kanat, yarim katmerli ve katmerli güller.

Boylarina göre: Bodur, yüksek ve sarilici güller.

Çiçeklenme zamanina göre: Yilda bir çiçek açanlar, yilda birden fazla çiçek açanlar ve yediveren güller diye siniflandirilmaktadirlar.

Isparta gülü (Rosa damascena): Çok eski bir kültür bitkisi oldugu için mensei belli degildir. Halen Isparta çevresinde bol miktarda yetistirilmektedir.

Isparta veya yag gülü, Isparta çevresinde, 1,5-2 m aralikla siralar hâlinde ekilmektedir. Üretilmesi çelikle yapilir. Çelikler de kasim ve aralik aylarinda ekilir. Ürün ikinci yildan îtibâren alinmaya baslar. Üçüncü ve dördüncü yaslarda verim en fazladir. Daha sonra bu yasli güller kesilerek gençlestirme yoluna gidilir. Gül bahçelerinden gençlestirme sûretiyle 15-20 sene faydalanilabilir.

Yabânî gül (Rosa canina): Memleketimizde oldukça yaygin bir gül çesididir. 2-3 m yüksekliginde, pembe veya beyaz çiçekli bir agaççiktir. Meyveleri parlak kirmizi renktedir. Bu gülün olgun meyvelerini saran, baslangiçta agizi dar bir bardak seklinde olan çiçek ekseni, çiçek tablasi olgunlasinca etlenip, kirmizi bir renk alir. Bu meyvelere “kusburnu” adi verilir. Bilesiminde tanen, pektin, vitamin C, sekerler ve organik asitler vardir. Kabiz edici, idrar söktürücü olarak, böbrek ve safra taslarina karsi, C vitamini yönünden zengin oldugu için de bâzi bölgelerde marmelât yapiminda kullanilir.

Türkiye’de yetistigi yerler: Anadolu ve Trakya.

Kullanilan kisimlari: Gülün kullanilan kisimlari çiçegi, çiçeklerinden elde edilen gülyagi ve gülsuyudur. Çiçekler sabahin erken saatlerinden günes dogmadan toplanip gölgede kurutulur. Su buhari ile distilasyona tâbi tutulur. Elde edilen kismin üst tarafinda gül yagi toplanir. Alttaki sulu kisim ise gül suyunu teskil eder. Genellikle 3000-3500 kg çiçekten, 1 kg gülyagi, 500 kg gül suyu elde edilmektedir.

Kullanildigi yerler: Gül çiçeginin taç yapraklarinda uçucu yag, tanen, gallik asit, kuarsitrin, siyanin, seker ve mum vardir. Gülyagi tibbî bir tesire sâhib olmamakla berâber, bilhassa parfümeri ve kozmetik sanâyiinde bâzi pomatlar ile galenik preparatlarin kokusunu degistirmede çok kullanilir. Antiseptik (mikrop öldürücü) etkisi vardir. Bogaz ve bademcik iltihaplarini giderir. Göz kanlanmalari ve göz nezlesinde etkilidir.  Dâhilen ise hafif müshil etkilidir. Gülsuyu, gül reçelleri halk arasinda yaygin olarak kullanilir.

 

Gülhatmi: (Althaea rosa / Hubbaze) Ebegümecigillerden, yapraklari genis ve yuvarlak, çiçekleri büyük ve türlü renklerde olan bir süs bitkisidir.

Kullanildigi yerler: Balgam söktürür. Vücuda rahatlik verir. Nezle ve öksürükten kaynaklanan sikayetleri giderir. Bogaz, bademcik ve dis eti iltihaplarinda kullanilir. Barsak iltihaplarinda etkilidir.

 

Günlük: (Buhur / Boswellia / Styrax / Frankincense / Encens /) Tropik bölgelerde yetisen "Sigala (Amber) Agaci"ndan elde edilen yagdir. Sigala yaginin mart ayindan itibaren sekiz ay süre ile üretimi yapilmaktadir. Bu yag agacin salgi hücrelerinde meydana gelir. Salgi hücreleri bitkide tabii olarak fakat az miktarda bulunmaktadir. Agaçlarda yaralama sonucu balsam meydana gelir ve bu yaralama sirasinda salgi hücrelerinin sayisi da artar. Yaralama kepçe gibi biçaklarla yapilmaktadir. Yara yeri 15-20 günde bir derinlestirilmektedir. 3-4 yaralamadan sonra balsam tesekkül eder. Agacin kabuk kismi, odun kismina kadar siyrilmak süretiyle balsam toplanir. Bir kazanda yarim ile bir saat kaynatilir. Böylece kabuklardan ayrilan balsam, dibe çöker, kabuklar suyun üzerinde kalir. Bu kabuklar yabalarla alinarak bir preste sikilir ve akan balsam ile su havuzlarda toplanir. Bir süre dinlendirilince, balsamin bir kismi dipte, bir kismi suyun üstünde olmak üzere toplanarak sudan ayrilir. Kazanin dibinde kalan balsam ile havuzlarda biriken balsam birlestirilir.  Kalan yongalar kurutulduktan sonra “buhur” veya “günlük” adi altinda satilmaktadir.

Kullanildigi yerler: Nefes darligini giderir. Tütsü olarük kullanilir.

 

Güvercinkökü: (Jatrorrhiza palmata / Racine de colombo) "Jatrorrhiza palmata" Adli bitkinin köküdür. Terkibinde "kolombin" ve "Barberin" denilen maddeler vardir. Tadi acidir.

Kullanildigi yerler: Ishali keser. Istahi açar. Mideyi kuvvetlendirir. Fazla kullanildigi takdirde, mide ve barsaklara zarar verir.

 

Güveyfeneri: (Gelinfeneri / Fenerçiçegi / Gelinotu / Askelmasi / Kis kirazi / Physalis alkakengi / Winter cherry / Lanterne) Patlicangillerden, kireçli topraklarda yetisen bir çesit bitkidir. Çiçekleri pembe-beyaz renklerdedir. Yemisleri kiraz ya da küçük domateslere benzer. C vitamini içerir. Lezzeti acimtiraktir. Meyveleri Eylül-Ekim aylarinda toplanip kurutulur.

Kullanildigi yerler: Idarar ve ter söktürür. Karinda toplanan suyu bosaltir. Böbrek taslarinin düsürülmesine yardimci olur. Sarilikta da faydalidir.

 

Güzelavratotu: (Belladon / Atropa belladonna / Deadly nightshade) Patlicangillerden, kireçli topraklarda yetisen 180 cm kadar boyunda birkaç sene yasayan nahos kokulu bir bitkidir. Meyveleri kiraz gibi yuvarlak ve siyah renktedir. Çiçekleri boru seklinde, koyu kirmizimsi veya sarimtiraktir. Terkibinde bir çesit zehir olan "Atropin" vardir. Sadece tibbi maksatla kullanilir. Bir hekim tavsiyesi olmadan kesinlikle kullanilmamalidir.

Kullanildigi yerler: Agri kesici ilaç yapiminda kullanilir. Ayrica, mide, barsak, astim, kalp, sinir ve beyin hastaliklarinin tedavisi için yapilan ilaçlarda du kullanilmaktadir.  

 
 
Bugün 822 ziyaretçi (1139 klik) kişi burdaydı!










 
Bu web sitesi ücretsiz olarak Bedava-Sitem.com ile oluşturulmuştur. Siz de kendi web sitenizi kurmak ister misiniz?
Ücretsiz kaydol