İSTİAZE
Istiaze |
İstiâze
Ebû Hüreyye -radıyallahu anh-ın rivayet eylediğine göre Nebiyy-i Ekrem -sallallahu aleyhi ve sellem-buyurmuşlardır ki: Sa'd bin Ebî Vakkas -radıyallahu anh-dan rivâyet olunduğuna göre Resûlullah -sallallahu aleyhi ve sellem- Hazretleri şöyle istiâze ederlerdi: Peygamberimiz -sallallahu aleyhi ve sellem-: Ve sizden erzel-i ömre bırakılanlar da vardır"(51) -meâlindeki âyet-i celîle nâzil olduktan sonra Allah'a erzel-i ömürden de sığınmağa başladı.
"Allahım, tenbellikten, bunaklık vâki' olacak derecede ihtiyarlıktan, ihtiyarlık çöküntüsünden, ma'sıyet mahallerinde bulunmakdan, borçluluktan, kabir fitnesinden, kabir azâbından, ateş fitnesinden, ateş azâbından ve zenginlik fitnesinden sana sığınırım. Fakirliğin fitnesinden de sana sığınırım. El-Mesîhu'd-Deccâl'in fitnesinden de Sana sığınırım. Allah'ım hatâlarımı kar ve dolu suyu ile yıka. Beyaz bir elbiseyi temizlediğin gibi kalbimi de hatalardan temizle. Benimle hatalarımın arasını, maşrıkla mağribin arasını uzak kıldığın gibi uzak kıl.' (52) Buhârî'nin İbn Abbas -radıyallahu anhümadan rivayet ettiğine göre Nebiyy-i Ekrem -sallallahu aleyhi ve sellem- şöyle istiâze etmişlerdir:
"Ya Rabb! Senin îzzet ve kudretine sığınırım ki, senden başka hiç bir ilâh yoktur. Ve sen ölmezsin. Cin ve insanlar ise ölürler. " (53) Kur'ân'dan: "Ey Habîbim de ki Allah Teâlâ Hazretleri sizin üzerinize Nuh tûfânı ve Kavm-i Lût'a taş yağdırdığı gibi sizin de üzerinize bir azâb göndermeğe kaadirdir." (54) meâlindeki âyet-i celîle nâzil olduğu zaman:
Başka bir hadîs-i şerîfde Resûl-i Ekrem -sallallahu aleyhi ve sellem- Hazretleri: "Ben Allah Teâlâdan ümmetimden dört şeyin kaldırılmasını istedim. Allah Teâlâ Hazretleri ikisini kaldırdı, ikisini kaldırmadı. Ümmetimi kavm-i Lût gibi semâdan taş yağdırarak ve Karun'a yaptığı gibi yere geçirmekle helâk etmemesi için duâ ettim. Cenâb-ı Hak bu iki duâmı kabul buyurdu.Fakat fırkalar ve hızibler ihtilâfıyle aralarında mukatele ve muharebe ihtilâtının ve yekdiğerinin kılıncıyle katl ve helâk edilmeleri cihetinden de ref' ve izâlesi için duâ ettim, kabul buyurmadı. (58) demişlerdir. Yani insanlar arasında ilâ yevmi'l- kıyam fırkalar ihtilâfıyle veya ecnebi düşmanların tasallutuyle aralarında muharebe ve mukatele eksik olmayacak demekdir.
Deyince şeytan kalbinden hortumunu çeker." (60) "Ben bir söz biliyorum ki, onu öfkelenmiş bir kimse söylerse öfkesini giderir: Bu söz: "Ey Rabbim! Koğulmuş şeytanın şerrinden sana sığınırım!" (61) sözüdür. "Şöyle de: "Ey Rabbim! Kulağımın şerrinden, gözümün şerrinden, dilimin şerrinden, kalbimin şerrinden ve menîmin şerrinden sana sığınırım. " (62)
"Sânı yüce, bürhânı büyük, kudreti şiddetli Allah'ın adiyle. Allah ne dilerse o olur. Şeytandan Allah'a sığınırım." (63) "Belânın sizi ezmesinden, şakavetin çukuruna düşmekten, kötü kazaya uğramaktan ve düşmanların şamatasından Allah'a sığının. " (64)
"Ey Hayy u Kayyum olan Rabbim! Rahmetine tevessül ediyorum ve benim her hâlimi ıslâh etmeni istiyorum. Göz açıp yumuncaya kadar da olsa beni kendime (nefsime) bırakma!" (67)
(48) Buhârî, Ezan, 149 |